Gökyüzüne Açılan Kubbe

- 2
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
Ağzıkarahan
Aksaray keşfedilmemiş veya potansiyeline ulaşamamış bir şehir. Aksaray, tarihin en derin sayfalarından günümüze kadar medeniyetler beşiği olan güzel ülkemizin en nadir değerlerinden birisi.
Yeterince ilgi göstermesek de bu değerler bizim. Hem ülkemizin, hem şehrimizin hem de dünyanın serveti bizlere emanet. Bizden öncekilerin bıraktığı değerleri, eserleri yaşatamıyorsak bizim eserlerimizi de kimse yaşatmaz.

Ağzıkarahan eskiden Aksaray Nevşehir yolunun içinden geçtiği bir köyümüz. Eskiden bu yol köye ismini veren kervansarayın önünden geçerdi. Şimdilerde yol dışarı alındı ki bu durum gerçekten gerekliydi. Hem tarihi yapının sağlığı açısından hem de yaşanan kazalar açısından alınmış çok önemli bir tedbir bu. Tabi atılan her adımın bazı sonuçları var. Yolun köy dışına alınması Ağzıkarahan kelimesini bir tabeladan ibaret hale getirdi. Yanından saatte 100 km’nin üzerindeki hızlardan geçip gidiyoruz. Onu görmüyoruz, onu merak dahi etmiyoruz.


Peki ne kadar biliyoruz? Ağzıkarahan kaç yıldır orada? Ne için yapıldı? Kim yaptı? Biraz bunlara bakalım ve fotoğraflarla da olsa size bu kervansarayı biraz gezdirelim.

Ağzıkarahan 1231 yılında Alaattin Keykubat döneminde yapılmaya başlanmış. İnşaatı tamamlanan han 10 yıl içerisinde hizmete sunulmuş. İlk zamanlar tüccarlar bu kervansarayı Hoca Mesut Han ismi ile anmışlar. Peki bu kervansaraylar neden ne için yapılmış?

Kervansaraylar ilk defa 10. yüzyılın sonlarına doğru yani 900 lü yıllarda Selçuk Hanları tarafından Orta Asya’da yaptırılmış. Ve ilk başlarda askeri savunma için düşünülmüş, zamanla artan ticaret ve dini ihtiyaçları karşılaması için genişletilmiş. Selçuklu devrinde ticari yol ağı üzerinde kervanların akşamları güvenli bir şekilde konaklamaları ve ihtiyaçlarını görmeleri için “Sultan Hanı” da denilen kervansaraylar yapılmış. Aksaray’da bulunan Sultanhanı Kervansarayı da ismini buradan almış. Büyük ticaret yolları üzerinde kurulmuş olan Selçuklu kervansaraylarının aralarındaki uzaklıklar, deve yürüyüşü ile günde dokuz saat, yani araziye göre 30 – 40 km şeklinde ayarlanmış.

“Kervansaraylar Selçuklu Sultanları ve devlet adamlarınca vakıf olarak kurulmuştur. Bir kervansarayda yerli ve yabancı ayırt edilmeksizin herkese üç gün yiyecek – içecek verilmiş, değişik din, dil ve ırktan olan insanlar bu mekanlarda bir tür dünya vatandaşlığı yaşamışlardır. Hanlarda verilen hizmetlerden para alınmazdı.”
Ağzıkarahan, Sultanhanı planına çok yakındır. Yine aynı özellikleri gösterir. Heybetli ve sanat eseri giriş kapısının ardından sizi geniş avlusu ile karşılar. Kapalı ve açık alanları yani yazlık ve kışlık alanları mevcuttur. Bir çok özelliği ile ayakta kalmıştır.

Köşk mescit kısmı neredeyse hiç bozulmamış durumda gözüküyor. Kapalı alanın kapısı da yine muazzam bir sanat eseridir.

Bu kapalı kısım mükemmel bir fotoğraf stüdyosu gibidir. Handan ayrılırken etrafını bir de dışardan gezin derim.

Ağzıkarahan’ı kaderine bırakmamak için restorasyon çalışmaları yapıldı. Ancak gökyüzüne açılan kubbesi ile meşhur olan hanın restorasyonu bitiminde bize ihtiyacı var. Nasıl mı? Gidip onu ziyaret edeceğiz. Onu unutmadığımızı, ona sahip çıktığımızı göstereceğiz. Diğer bütün yadigarlara da sahip çıkmamız gerek. Aksi halde sahip olduğumuz mirasımız kalmayacağı gibi onu bırakacak nesilleri de kaybedeceğiz.
Ağzıkarahan, Aksaray – Nevşehir yolunun 15. kilometresinde. Nevşehir istikametine giderken sağa ayrılan bir yol ile köy içerisine giriyorsunuz. Bu yol eski Aksaray Nevşehir yolu. Han yol üzerinde. Araç parkı sorunu yok.
Ancak içecek ve yiyecek satın alabileceğiniz bir yer yok. Lavabo ve WC ihtiyacı giderecek bir tesis de bulunmuyor. Bu konularda hazırlıklı gitmenizi tavsiye ederim. Başka bir sorun, gittiğinizde kapısı kilitlenmiş olabilir. Ara ara yapılan çalışmalardan mı bilmiyorum ama eskiden köy adına bilet kesen birileri vardı. Son ziyaretlerimde bunu göremedim. Buraya güvenlik personeli görevlendirilerek bir süre ücretsiz giriş sağlanırsa ve bu durum Nevşehir – Aksaray yoluna da yazılırsa insanların, turların ayağı alışır diye düşünüyorum. Belki de ikinci bir Sultanhanı’mız olur. Neden olmasın?



1 Yorum
Hi there, I found your website via Google while searching for a related topic, your website came up, it looks good. I’ve bookmarked it in my google bookmarks.